İSTANBUL TUZLA İLÇE MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

İLÇE MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRÜMÜZ METİN ÇANGIR'IN 12 MART İSTİKLÂL MARŞI'NIN KABULÜ VE MEHMET AKİF ERSOY'U ANMA HAFTASI MESAJI

İlçe Millî Eğitim Müdürümüz Metin Çangır, 12 Mart İstiklâl Marşı'nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Haftası vesilesiyle bir mesaj yayımladı.
İLÇE MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRÜMÜZ METİN ÇANGIR'IN 12 MART İSTİKLÂL MARŞI'NIN KABULÜ VE MEHMET AKİF ERSOY'U ANMA HAFTASI MESAJI

Bugün, Türkiye'nin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin simgesi olan İstiklal Marşı'nın kabulünün yıl dönümünü kutlamak için bir araya geldik. Bu özel gün vesilesiyle, milletimizin duygularını en güzel şekilde ifade eden büyük şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u anmak istiyorum.

Mehmet Akif Ersoy, sadece kelimelerle değil, yüreğimizde bıraktığı derin izleriyle de hatırlanacak büyük bir şairdir. Onun kaleminden çıkan İstiklal Marşı, milletimizin bağımsızlık mücadelesinin bir özetidir. Bu marş, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini atan büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün isteği üzerine yazılmıştır ve milletimizin bağımsızlık mücadelesinin sembolü olmuştur.

Mehmet Akif Ersoy'un kelimeleri, sadece bir şairin değil, aynı zamanda bir vatanseverin ve mücadele adamının ifadesidir. Onun eserlerinde millet sevgisi, vatan aşkı ve özgürlük tutkusu birleşir. İstiklal Marşı, bu duyguların en güzel şekilde dile getirildiği bir destandır. Onun fikir ve mücadele dünyasında kabul edilemeyecek yegâne düşünce esarettir.

Fakat, sen öyle değilsin: Senin yanar ciğerin:

"Vatan!" deyip öleceksin semâda olsa yerin.

Nasıl tahammül eder hür olan esaretine?

Kör olsun ağlamayan, ey vatan, felâketine!

 

Bu dizeler, Mehmet Akif Ersoy'un esarete tahammülsüzlüğünün ifade edildiği sayısız dizelerinden sadece birkaçıdır. Mehmet Akif Ersoy, vatan ve millet sevgisini sadece kelimelerle değil, yaşamıyla da ifade etmiştir.

Vatanın düşman işgâli altında olması, Mehmed Âkif için büyük üzüntü ve ızdırap kaynağı, yas sebebidir. Bülbül şiirinde hazin hazin feryat eden bülbüle;

Eşin var, âşiyânın var, bahârın var ki beklerdin;

Kıyâmetler koparmak neydi, ey bülbül, nedir derdin?

O zümrüd tahta kondun, bir semâvî saltanat kurdun;

Cihânın yurdu hep çiğnense, çiğnenmez senin yurdun.

mısralarıyla hitap edip derdini öğrenmek isterken ileride dile getireceği derin üzüntü ve mahcubiyeti hissettirir gibidir.

Oysa, yas tutmak bülbülün değil, Akif'e göre kendisinin hakkıdır. Zira ufku asırlardır aydınlık yüzü görmemiş, öz diyarında evsiz-barksız bir serseri konumuna düşmüştür. Ata yâdigârı vatan toprağını baştan ayağa Batı'ya çiğnetmiş, Fâtihlerin yurdunda ezan susup Osman Bey'in kabrinde çan sesi inlemiştir. Yıldırım Han'ın mabedinden çökük bir kubbe kalmış, Sultan Süleyman'ın mabedi İngiliz'in postallarıyla kirlenmiştir. Öyleyse, yas tutması gereken bülbül değil, atalarının emânetine sahip çıkamayan Akif'in ta kendisidir:

Ne haybettir ki: vahdet-gâhı dinin devrilip, taş taş,

Sürünsün şimdi milyonlarca mev'asız kalan dindaş!

Yıkılmış hânümânlar yerde işkenceyle kıvransın;

Serilmiş gövdeler, binlerce, yüzbinlerce doğransın!

Dolaşsın, sonra, İslâm?ın harem-gâhında nâ-mahrem...

Benim hakkım, sus ey bülbül, senin hakkın değil mâtem!

Evet bundan bir asır önce yas tutması gereken nasıl ki Mehmet Akif olmuştur, bugün de Gazze'de, Doğu Türkistan'da, Myanmar'da ve daha dünyanın dört bir köşesinde zulüm altında inim inim inleyen soydaşlarımızın ve din kardeşlerimizin feryadına yetişemeyen bizler olmalıyız. Ancak kurtuluş reçetesi de yine Akif'tedir. Onun da ifade ettiği gibi bu necip millete ümitsiz kalmak yakışmaz. İnanıyorum ki beklenen Asım'ın nesli buradadır ve Türkiye Yüzyılı mefkuresi yeniden şahlanışın ve bizlerden imdad bekleyen mazlumların kurtuluşuna vesile olacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle bugün, İstiklal Marşı'nın kabulünün yıl dönümünde, Mehmet Akif Ersoy'u bir kez daha rahmet ve minnetle anıyor, onun bize miras bıraktığı bu kutsal eserle gurur duyduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum. Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesini en güzel şekilde ifade eden bu marşın altında imzası bulunan Mehmet Akif Ersoy'u saygıyla anıyor, eserleriyle yaşamaya devam ediyoruz.

 

 Metin Çangır

Tuzla İlçe Millî Eğitim Müdürü

Postane Mh. Mühendis Sk. No.19 34940 Tuzla/İstanbul - 0216 395 79 56/58

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.